Erzurum'da iki genç kadının hayalleriyle kurduğu ART İstasyon, kısa sürede binlerce insanın seramik sanatıyla tanışmasına öncülük etti. Ziraat ve iktisat mezunu Beyza Tunç ve Esra Özsoy'un hobi olarak başladıkları bu yolculuk, Erzurum'da adeta bir seramik devrimine dönüştü. Peki, bu başarı hikayesinin ardında neler yatıyor?

Seramik Aşkı Nasıl Başladı?

Ankara ve İstanbul'da bireysel olarak seramik sanatıyla ilgilenen Beyza Tunç ve Esra Özsoy, memleketleri Erzurum'a döndüklerinde bu alandaki boşluğu fark ettiler. 2023 yılında küçük bir atölye ile yola çıkan iki arkadaş, kısa sürede Erzurum'un seramik merkezi haline geldi. Başlangıçta sınırlı imkanlarla yola çıksalar da, zamanla çömlekçi tornası, seramik fırını gibi teknik donanımlarını artırarak atölyelerini profesyonel bir seviyeye taşıdılar.

ART İstasyon'da Neler Yapılıyor?

ART İstasyon, Erzurum'da seramik sanatına ilgi duyan herkes için bir buluşma noktası haline geldi. Atölyede, her yaştan ve her seviyeden katılımcıya yönelik seramik eğitimleri veriliyor. Ayrıca, atölyede üretilen seramik ürünler sergileniyor ve satılıyor. Beyza Tunç ve Esra Özsoy, ART İstasyon'u sadece bir atölye olarak değil, aynı zamanda bir sosyal sorumluluk projesi olarak da görüyorlar. Atölyede, dezavantajlı gruplara yönelik ücretsiz seramik eğitimleri de düzenleniyor.

50 Bin Kişiye Seramik Dokunuşu

Beyza Tunç ve Esra Özsoy'un kurduğu seramik atölyesi, şimdiye kadar 50 bine yakın kişiye seramik sanatıyla tanışma fırsatı sundu. Bu rakam, Erzurum gibi bir şehir için oldukça önemli bir başarı. ART İstasyon, sadece Erzurum'da değil, Türkiye'nin dört bir yanından seramik tutkunlarının ilgisini çekiyor. Atölye, düzenlediği sergi ve etkinliklerle seramik sanatının tanıtımına önemli katkılar sağlıyor.

• Seramik eğitimleri
• Seramik ürünleri sergisi
• Seramik ürünleri satışı
• Ücretsiz seramik eğitimleri (dezavantajlı gruplar)

Erzurum'da başlayan bu seramik hareketi, iki genç kadının hayalleriyle büyüyerek binlerce insanın hayatına dokundu. ART İstasyon, seramik sanatının sadece bir hobi olmadığını, aynı zamanda bir ifade biçimi, bir terapi ve bir sosyal sorumluluk projesi olabileceğini gösterdi.