AKP'nin kurucularından eski Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Türkiye'deki son gelişmeleri değerlendirerek çarpıcı açıklamalarda bulundu. Çelik, toplumdaki kutuplaşmanın ve gerginliğin Türkiye'ye zarar verdiğini belirterek, bu tansiyonu düşürmek için bazı akil insanların devreye girmesi gerektiğini söyledi.

Çelik'ten Akil İnsanlar Çağrısı

Hüseyin Çelik, bu görevi üstlenebilecek isimler arasında Abdullah Gül, Bülent Arınç, Haşim Kılıç, Ertuğrul Günay, Hikmet Çetin ve Zülfü Livaneli gibi isimleri önerdi. Çelik, bu isimlerin toplumda saygınlığı olan, farklı görevlerde bulunmuş ve sorumluluk almış kişiler olduğunu vurguladı. Bu kişilerin hem Cumhurbaşkanı hem de muhalefet lideriyle görüşerek toplumsal tansiyonu düşürecek adımlar atabileceğini ifade etti.

Çelik, Türkiye'nin mutlaka arızaları giderilmiş parlamenter sisteme dönmesi gerektiğini de sözlerine ekledi. Mevcut Türk tipi başkanlık sisteminin Türkiye'ye yaramadığını, bütün yetkilerin bir elde toplandığı bir yapının demokratik olmadığını savundu.

Hukuk ve Adalet Vurgusu

Çelik, Türkiye'de en fazla eksikliği hissedilen konulardan birinin hukuk ve adalet olduğunu belirtti. Ekonomik zorlukların yanı sıra adalet, hukuk ve demokrasi açlığının da işleri daha karmaşık hale getirdiğini söyledi. İslam toplumlarının genel sorunlarına da değinen Çelik, cehaletin, diktatörlüklerin ve ahlaksızlığın yaygın olduğunu ifade etti.

Çelik, eleştirilere de değinerek, "Memlekette hukuk yok dediğiniz zaman diyorlar ki 'Yaptığımız havaalanlarını görmüyor musunuz?' Demokrasi diye bir şey yok diyorsunuz 'Şehir hastanelerini görmüyor musunuz?'" şeklinde gelen tepkilere karşı çıktı. Çelik, ekonomik gelişmelerin önemli olduğunu ancak hukuk, adalet ve demokrasi olmadan huzurun sağlanamayacağını vurguladı.

Çelik, bakanlık yaptığı dönemde yargının kendisine yönelik tavrının kötü olduğunu ancak bu durumun intikamını almak yerine, herkesin adil bir şekilde yargılanabileceği bir sistem oluşturulması gerektiğini söyledi. "Eğer cumhuriyetiniz demokratik cumhuriyet değilse beş para etmez o cumhuriyet" ifadelerini kullandı.

İstanbul Belediyelerine Yönelik Soruşturma

İstanbul'daki belediyelere yönelik soruşturma kapsamında yaşanan gözaltılarla ilgili de konuşan Çelik, herkesin yaptığı yanlışın bedelini ödemesi gerektiğini ancak yargılama sürecinde insanların şeref ve haysiyetinin zedelenmemesi gerektiğini vurguladı. Bir belediye başkanının veya yöneticinin teşhir edilmeyi hak etmediğini, bu durumun aile şerefine leke sürmemesi gerektiğini söyledi.

• Delil toplanmalı
• Soruşturma yapılmalı
• İtibar suikastından kaçınılmalı

Çelik, TBMM'nin mevcut durumunun Putin'in Duma'sından farksız olduğunu, meclisin etkisiz ve yetkisiz hale geldiğini belirtti. Güçler ayrılığının önemine dikkat çeken Çelik, devletin gücünün sınırlandırılması gerektiğini, aksi takdirde vatandaşın ezileceğini söyledi.

Çelik, Türkiye'nin itibarının Gezi olaylarıyla birlikte bozulduğunu, özgürlüklerin güvenlik kaygılarına feda edilmeye başlandığını ifade etti. Muhalefet ile iktidarın birbirinin rakibi olduğunu ancak düşmanı olmadığını, barış içinde bir rekabetin olması gerektiğini vurguladı.

Hüseyin Çelik'in açıklamaları, Türkiye'nin içinde bulunduğu durumu ve geleceğini değerlendiren önemli bir çıkış olarak değerlendirilebilir. Çelik'in akil insanlar çağrısı, toplumsal uzlaşı ve diyalog için bir umut ışığı olabilir. Ancak bu çağrının ne kadar karşılık bulacağı ve Türkiye'nin geleceği üzerindeki etkisi zamanla görülecektir.