Silivri Cezaevi'nden yaptığı açıklamalarla gündeme gelen şehir plancısı Tayfun Kahraman, Kanal İstanbul projesi güzergahında başlatılan konut projelerine sert tepki gösterdi. Kahraman, "Bilim ve hukuk dinlemeyen bu çılgın yapılaşma yalnız İstanbul’un değil, tüm Türkiye’nin geleceğini karartacak" ifadelerini kullandı.
Kanal İstanbul'a Cezaevinden Sert Eleştiri
Tayfun Kahraman, cezaevinden gönderdiği mesajda, Kanal İstanbul projesinin yaratacağı çevresel ve sosyal sorunlara dikkat çekti. Projenin, İstanbul'un su kaynaklarını tehdit ettiğini ve bölgedeki doğal yaşamı olumsuz etkileyeceğini vurguladı. Kahraman, projenin rant odaklı olduğunu ve kamu yararını gözetmediğini savundu. Ayrıca, projenin deprem riskini artıracağına ve İstanbul'u daha da yaşanmaz hale getireceğine dikkat çekti.
Kahraman'ın açıklamaları, Kanal İstanbul projesine karşı olan tepkileri yeniden alevlendirdi. Projenin destekçileri ise projenin İstanbul'a yeni bir soluk getireceğini ve ekonomik kalkınmayı sağlayacağını savunuyor. Ancak, projenin çevresel etkileri ve maliyeti konusundaki tartışmalar devam ediyor.
Şehir Planlaması ve Gelecek Kaygısı
Tayfun Kahraman, şehir planlamasının önemine vurgu yaparak, plansız ve kontrolsüz yapılaşmanın gelecek nesiller için büyük sorunlar yaratacağını belirtti. Kahraman, "Şehirler, rant odaklı değil, insan odaklı planlanmalıdır. Doğayı korumak, çevreyi korumak, gelecek nesillerin hakkını korumak hepimizin sorumluluğundadır" dedi.
Şehir planlaması, sadece binaların yerleştirilmesi değil, aynı zamanda ulaşım, altyapı, yeşil alanlar ve sosyal donatı alanlarının da planlanmasını içerir. İyi bir şehir planlaması, yaşam kalitesini artırır, ekonomik kalkınmayı destekler ve çevresel sürdürülebilirliği sağlar. Ancak, plansız ve kontrolsüz yapılaşma, trafik sorunlarına, hava kirliliğine, su kıtlığına ve sosyal eşitsizliklere yol açabilir.
Türkiye'nin Geleceği İçin Uyarı
Tayfun Kahraman'ın Kanal İstanbul projesi hakkındaki uyarıları, Türkiye'nin geleceği için önemli bir mesaj niteliği taşıyor. Projenin çevresel, sosyal ve ekonomik etkileri konusunda daha fazla araştırma yapılması ve kamuoyunun bilgilendirilmesi gerekiyor. Şehir planlaması konusunda uzmanların görüşleri dikkate alınarak, sürdürülebilir ve yaşanabilir şehirler yaratmak için çalışmalıyız. Aksi takdirde, rant hırsı Türkiye'nin geleceğini karartabilir.