Eskişehir Doğa ve Yaşam Platformu (EDVP), Alpagut-Atalan Altın Gümüş Madeni projesine karşı Eskişehir halkını ve bakanlık yetkililerini uyardı. Yapılan basın açıklamasında, projenin Sakarya Havzası'nı geri dönülmez şekilde etkileyeceği ve ÇED sürecinin derhal durdurulması gerektiği vurgulandı. Platform temsilcileri, Sarıcakaya, Sivrihisar ve Tepebaşı'nda da benzer projelerin planlandığını hatırlatarak, uzun süredir toprak, su ve ormanları koruma mücadelesi verdiklerini belirtti.
Sakarya Vadisi'ne Büyük Tehdit
Cengiz Holding'e bağlı Eti Bakır A.Ş.'nin hayata geçirmek istediği proje, 15 Ağustos'ta gerçekleştirilen Halkın Katılımı Toplantısı'nın usulsüz yönetilmesiyle gündeme geldi. Tutanakların hala paylaşılmamasına rağmen ÇED sürecinin devam ettirilmesi tepkilere neden oluyor. EDVP temsilcileri, projenin hayata geçmesi halinde yüzlerce hektarlık orman alanının yok edileceğini, yüz binlerce ağacın kesileceğini, bölgedeki doğal yaşamın olumsuz etkileneceğini, endemik türlerin yaşam alanlarının yok olacağını ve tarım açısından değerli toprakların siyanür ve ağır metallerle kirleneceğini vurguladı.
- Yüzlerce hektar orman yok olacak.
- Yüz binlerce ağaç kesilecek.
- Doğal yaşam olumsuz etkilenecek.
- Endemik türlerin yaşam alanları yok olacak.
- Tarım arazileri kirlenecek.
Ayrıca, madencilik faaliyetleri için kullanılacak yaklaşık 9,4 milyon metreküp suyun Sakarya Nehri ve yeraltı sularını olumsuz etkileyeceği belirtiliyor. İklim, su ve gıda krizlerinin yaşandığı bir dönemde bu projenin kamu yararı taşımadığı ve bölgeyi yok edeceği ifade ediliyor.
"Bu Bir Ölüm Projesidir"
Yapılan açıklamada, projenin bir "ölüm projesi" ve "doğayı yok ediş projesi" olarak nitelendirildiği belirtildi. Projenin büyüklüğünü anlatmak için çarpıcı bir karşılaştırma yapıldı: "Emek, Büyükdere, Gökmeydan, Vişnelik, Akarbaşı, Kırmızıtoprak, Erenköy, Yıldıztepe ve Yenikent Mahallelerinin toplam yüzölçümünün 17,9 km² olduğu, maden projesinin ruhsat alanının ise 18,4 km² yani bu 9 mahalleden daha büyük olduğu belirtildi." Siyanürlü liç alanının Gökmeydan Mahallesi büyüklüğünde, 500 metre derinliğindeki ocak alanının ise Vişnelik Mahallesi'nden daha büyük olduğu ifade edildi.
Ankara'ya Çağrı ve Nöbet Eylemi
Sarıcakaya'da planlanan benzer projenin halkın desteğiyle durdurulduğu hatırlatılarak, bu sefer daha güçlü bir şekilde bir araya gelinmesi ve Eskişehir'in sermayeye feda edilmeyeceğinin gösterilmesi gerektiği vurgulandı. EDVP, tüm Eskişehirlileri 9 Nisan tarihinde saat 13:00'da Ankara'da Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı önünde buluşmaya çağırdı. Ankara'ya gitmek isteyenler için saat 09:00'da Atatürk Lisesi önünden otobüs kaldırılacağı duyuruldu.
Eskişehir Doğa ve Yaşam Platformu'nun bu kararlı duruşu, bölgedeki çevre mücadelesinin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Sakarya Vadisi'nin korunması için verilen bu mücadele, sadece Eskişehir için değil, tüm Türkiye için büyük önem taşıyor. Umuyoruz ki yetkililer, halkın sesine kulak vererek bu ölümcül projenin önüne geçer ve Sakarya Vadisi'ni gelecek nesillere sağlıklı bir şekilde aktarabiliriz.