Diyarbakır'da 2024 Ağustos ayında kaybolduktan sonra cesedi bulunan 8 yaşındaki Narin Güran cinayeti davasında yeni bir gelişme yaşandı. Ailenin avukatları, sanıkların cep telefonu kayıtlarına ilişkin hazırlanan adli bilişim raporunu mahkemeye sundu. Raporun, sanık Nevzat Bahtiyar'ın savunmasını çökerttiği iddia ediliyor. Bu gelişme, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı ve davanın seyrini değiştirebileceği konuşuluyor.
Adli Bilişim Raporu Ne İçeriyor?
Ailenin avukatları, bir adli bilişim uzmanı tarafından hazırlanan raporun detaylarını basınla paylaştı. Raporda, sanıklar anne Yüksel Güran, ağabey Enes Güran, amca Salim Güran ve Nevzat Bahtiyar'ın olay gününe ait cep telefonu verilerinin incelendiği belirtildi. İddiaya göre, raporda Nevzat Bahtiyar'ın olay gününe ilişkin verdiği ifadelerle çelişen bulgulara rastlandı. Avukatlar, bu durumun Bahtiyar'ın savunmasını zayıflattığını ve cinayetle ilgili yeni ipuçları sunabileceğini vurguladı.
Sanık Nevzat Bahtiyar'ın Savunması Ne Yönde?
Sanık Nevzat Bahtiyar, daha önceki ifadelerinde olayla herhangi bir ilgisi olmadığını savunmuştu. Ancak adli bilişim raporunun ortaya çıkmasıyla birlikte, bu savunmanın geçerliliği sorgulanmaya başlandı. Raporun içeriği henüz tam olarak kamuoyuyla paylaşılmasa da, avukatların açıklamaları Bahtiyar'ın durumunun zorlaştığına işaret ediyor. Duruşma sürecinde, raporun detaylı bir şekilde incelenmesi ve sanıkların ifadelerinin yeniden değerlendirilmesi bekleniyor.
Davanın Seyri Nasıl Değişecek?
- Adli bilişim raporunun detaylı incelenmesi
- Sanıkların ifadelerinin yeniden değerlendirilmesi
- Yeni tanıkların dinlenmesi
- Delillerin titizlikle incelenmesi
Narin Güran cinayeti davası, Türkiye kamuoyunun yakından takip ettiği bir dava. Küçük Narin'in acı ölümü, toplumda derin bir üzüntüye yol açmıştı. Ailenin adalet arayışı ve avukatların titiz çalışmaları, davanın aydınlatılması için umut veriyor. Adli bilişim raporunun sunduğu yeni bulgular, davanın seyrini değiştirebilir ve gerçek suçluların cezalandırılmasına katkı sağlayabilir. Bu tür davalarda, delillerin doğru ve eksiksiz bir şekilde toplanması, adaletin sağlanması açısından büyük önem taşıyor. Narin Güran davası, adli süreçlerin şeffaflığı ve titizliğinin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor.
