
Malatya'da Deprem Konutları Skandalı! Dere Yatağına Ev Mi Yapılır?
Malatya'nın Doğanşehir ilçesine bağlı Kurucuova Mahallesi'nde, depremzedeler için inşa edilmeye başlanan konutlar büyük bir tartışma yarattı. Köylüler, konutların yapıldığı alanın dere yatağı olması, heyelan riski taşıması ve zemin sıvılaşması gibi nedenlerle uygun olmadığını savunuyor. Mahkemenin yürütmeyi durdurma kararı almasına rağmen inşaatın devam etmesi ise tepkileri daha da artırıyor. Köylüler, "Sağlam yerlerimiz varken, neden çürük zemine ev yapıyorlar?" diye soruyor.
Kurucuovalıların Feryadı: "Neden Dere Yatağına Ev Yapılıyor?"
Konutların yapıldığı alanın Devlet Su İşleri (DSİ) raporlarında dere yatağı olarak geçtiğini ve konut yapımına uygun olmadığı yönünde raporların bulunduğunu belirten Hasan Aşkın, yetkililere seslenerek şunları söyledi: "Neden bunu yapıyorlar? Sağlam yerlerimiz varken, neden çürük zemine ev yapıyorlar? Biz bunu sorduğumuzda diyorlar ki 'Bakanın talimatı var, buraya ev yapılacak'. Bakan 'Tarım arazisine ev yapılsın' mı diyor, 'Çürük zemine ev yapılsın' mı diyor? Biz gittik, her yerde adalet istedik. Ama hiçbir milletvekili gelip bizi dinlemedi, bizimle ilgilenmedi. Valiliğe gittik, rica ettik, dedik ki; gelin, gözünüzle görün, buraya yapılacaksa yapılsın, yapılmayacaksa yapılmasın. Ama kimse bizi dinlemedi. Biz çiftçiyiz. Tütün üreticisiyiz, fasulye, domates, biber yetiştiriyoruz. Konut için alternatif yerlerimiz çok. Dağ etekleri bomboş. Neden ille de burası? Yetkililere tekrar sesleniyorum; sizin çocuklarınız mı burada oturacak? Siz kendi çocuklarınızı bu dere yatağında oturtur musunuz? Buraya yapılan evler, yarın öbür gün insanların kendi imkânlarıyla yapacağı evlerin de önünü açacak. Kimse doğayla savaşamaz. Doğal afet 6 Şubat’ta nasıl insanları yuttuysa, yine yutar. Burası sel ve heyelan bölgesi, oldukça riskli bir yer."
Aşkın, konut yapılan alanda 50-60 ailenin tütün, fasulye, domates ve biber üretimi yaptığını belirterek, tarım arazilerinin yok edilmesine de tepki gösterdi. "Biz burayı mahkemeye verdik, yürütmeyi durdurma kararı aldık ama yargı işlemiyor. Müteahhitler bizimle dalga geçiyor. Gidip görüştük, 'bu karar size iletildi mi' dedik. 'Yok, bize bilgi verilmedi. Biz masraf ettik' dediler. Devletin kurumlarına sesleniyorum; siz nasıl bize tarım arazisini önerirsiniz? Siz nasıl dere yatağını, çürük zemini önerirsiniz? Sizin göreviniz bize sağlam yeri göstermek. Tarım bizim geleceğimiz. Ev her yere yapılabilir ama tarım sadece toprakta olur."
"Zemin İçin DSİ ve Jeoloji Mühendisleri Çürük Diyor"
Tütün üreticisi çiftçi, konutların bu alana siyasi saiklerle yapıldığını iddia ederek, "Bizim hazine arazimiz, boş yerlerimiz var. Yola yakın, hastaneye yakın, devlet dairesine yakın. Orası boş dururken yapılmadı. İlla ki tarım alanına yapılsın. Yani bazıları kasten bilerek bunu böyle yaptı. Mühendisler geldi, çürük raporu verdi. Devlet Su İşleri çürük diyor. Jeoloji mühendisleri çürük diyor. Yok illa ki bura elinden alınsın diye. Siyaseten üzerinden durdular. İl başkanı, parti başkan yani kasten yapıldı. Yoksa hiçbir yerde tarım arazisine ev yapılmıyor ki. Sadece buraya yapılmış. Artı burası ova yani sel ağzı. Dere yatağı. Karşıda dağ patlamış yani fay hattı üzeri. Yazık günahtır" şeklinde konuştu.
Nazım Aşkın ise geçmişte yapılan hatalara dikkat çekerek, "1974’te o evler yapıldı. 1986 Sürgü depreminde çoğu yıkıldı. Tekrar 86’da yapılan evler Mehmet Mahmut Cercibozan'ın arazisi zorla istimlak edildi. O 1986 Sürgü depreminde yıkılan evlerin yerine yapıldı ve 1986’da yapılan evler 2023’ün 6 Şubat tufanına yakalandı" dedi.
- 1974: İlk evler inşa edildi.
- 1986 Sürgü Depremi: Evlerin çoğu yıkıldı.
- 2023 6 Şubat Depremi: 1986'da yapılan evler tekrar yıkıldı.
Aşkın, Ankara’dan gelen bilirkişi heyetinin şehirler arası yolun hemen bitişiğinde yer alan araziyi önerdiğini ancak bunun kabul görmediğini ifade ederek, "Mahkemeye başvurduk. Bir keşif yapıldı. İncelediler. Bura dere yatağı olmaz şeklinde rapor yazdılar. Mahkeme burayı durdurdu. Yürütme durdurma kararı verdi. Ayın 4’ünde Çevre Şehircilik, valiliğe tebliğ edilmiş. Bugün ayın 12-13’ü hala yürütme durdurma uygulanmıyor. Cengiz Başer toplu valiliğe atıyor. Valilik diyor ki bizim bunda haberimiz yok. O da diyor biz bunu bakanlığa göndereceğiz. Biz de diyoruz ki bunu bir an önce durdurun" dedi.
Sonuç
Kurucuovalı köylülerin feryadı, Malatya'daki deprem konutları projesinin ne kadar yanlış bir zeminde ilerlediğini gözler önüne seriyor. Dere yatağına, tarım arazisine ev yapmanın akılcı bir çözüm olmadığı açıkça ortada. Yetkililerin bu feryadı duyup, mahkeme kararını uygulaması ve daha güvenli, daha uygun alanlarda konut inşa etmesi gerekiyor. Aksi takdirde, yeni bir felaketin yaşanması kaçınılmaz olabilir.