Kayıplar Araştırılsın Önergesi Reddedildi! Yüzleşme Olmadan Barış Olur mu?
Gündem

Kayıplar Araştırılsın Önergesi Reddedildi! Yüzleşme Olmadan Barış Olur mu?


22 May 20255 dk okuma4 görüntülenmeSon güncelleme: 22 May 2025

TBMM'de yeni bir çözüm süreci tartışılırken, DEM Parti'nin "Kayıplar Haftası" dolayısıyla verdiği Hakikat ve Adalet Araştırma Komisyonu kurulması önergesi, AKP, MHP ve İYİ Parti oylarıyla reddedildi. Bu karar, kaybedilenlerin yakınları ve insan hakları savunucuları tarafından büyük tepkiyle karşılandı. Peki, yüzleşme olmadan gerçek bir barış mümkün mü?

Kayıplar Haftası ve Önergenin Reddi

DEM Parti Şırnak Milletvekili Newroz Uysal Aslan tarafından sunulan önerge, zorla kaybetme ve faili meçhul cinayetlerin tüm yönleriyle araştırılmasını ve devletin bu vakalardaki hukuki-siyasi sorumluluğunun açığa çıkarılmasını amaçlıyordu. Ancak, bu önemli önerge Meclis'te çoğunluk oylarıyla reddedildi. Kayıp yakınları, bu kararın adalet arayışlarını engellediğini ve barış umutlarını zedelediğini belirtiyor.

Kayıp Yakınlarının Feryadı: "Yüzleşmeden Barış Mümkün Değil!"

28 yıl önce gözaltında kaybedilen Cüneyt Aydınlar’ın annesi Menekşe Aydınlar, karara tepkisini şu sözlerle dile getirdi: "Türkiye’de bir gerçek barışın ilk adımı annelerin, babaların, kardeşlerin, evlatların yıllardır taşımak zorunda bırakıldığı bu büyük acının tanınmasıyla başlamalıdır. Barış istiyoruz, evet ama eksiksiz, dürüst ve adil bir barış. Reddeden tarafın barış için bu adımları atması gerekir." Aydınlar, geçmişle yüzleşilmeden kalıcı bir barışın mümkün olmadığını vurguladı.

Cumartesi Anneleri, yıllardır kayıplarının akıbetini soruyor ve adaletin sağlanmasını talep ediyor. Onların feryatları, Türkiye'nin karanlık geçmişiyle yüzleşmesi gerektiğinin en somut göstergesi. Unutulmamalıdır ki, adalet olmadan gerçek bir barışın temelleri atılamaz.

İHD'den Çağrı: "Failler Açıklanmadan Demokrasi Gelmez"

İnsan Hakları Derneği Eş Genel Başkanı Eren Keskin, yeni süreçte ılımlı bir barış iklimi yaratılmasının olumlu olduğunu belirtirken, "Barış süreci de olsa kimse gözaltında kaybedilen insanlarını aramaktan vazgeçmeyecektir. Failler açıklanmadan gerçek anlamda bir demokrasi ve barış gerçekleşemez" dedi. Keskin, Erdoğan'a Berfo Ana'ya verdiği sözü hatırlatarak, kayıp vakalarının aydınlatılmasının önemine dikkat çekti.

  • Berfo Ana'ya Verilen Söz Tutulmadı: 12 Eylül askeri darbesinin ardından gözaltında kaybedilen Cemil Kırbayır'ın kemiklerini annesi Berfo Kırbayır'a getirme sözü verilmiş, ancak bu söz tutulmamıştı.
  • BM Sözleşmesi İmzalanmalı: Keskin, Türkiye'nin Birleşmiş Milletlerin 'zorla kaybetmelere' karşı sözleşmesini imzalaması gerektiğini vurguladı.

Türkiye'nin geçmişiyle yüzleşmesi, kayıp yakınlarının acılarını dindirmesi ve faillerin adalet önüne çıkarılması, gerçek bir demokrasi ve barışın ön koşuludur. Aksi takdirde, geçmişin karanlık gölgesi geleceği de etkilemeye devam edecektir.

DEM Parti'nin önergesinin reddedilmesi, Türkiye'nin geçmişle yüzleşme ve adalet sağlama konusunda hala aşması gereken önemli engeller olduğunu gösteriyor. Kayıp yakınlarının adalet arayışı ve insan hakları savunucularının çabaları, bu sürecin devamlılığı için hayati öneme sahip. Unutulmamalıdır ki, gerçek barış ancak adaletle mümkündür.