
Gazze'de Yaşam Mücadelesi: "Biz Yaşayan Ölüleriz" Feryadı!
İsrail'in Gazze'ye yönelik operasyonları, yüz binlerce Filistinliyi güneye göç etmek zorunda bıraktı. Yoğun insan ve araç trafiği nedeniyle hareket etmekte zorlanan, saldırılar altında panik halinde kaçışan Filistinliler, açlık ve susuzlukla mücadele ediyor. Yürüyecek takatleri kalmayan insanlar, El-Raşid sahil yolunda saatlerce beklemek zorunda kaldı.
Gazze'de Göçün Zorlu Yolları
Normalde 50 dakikalık bir mesafenin 7 saate çıktığı bu göç yolunda, insanlar hayatta kalma mücadelesi veriyor. Uydu görüntüleri, kentin kuzeybatısındaki çadır kamplarının neredeyse tamamen boşaldığını gösteriyor. Göç rotasında en ağır yükü kadınlar ve çocuklar taşıyor. 50'li yaşlardaki Gazzeli Maisa Odeh, yaşadıklarını anlatırken, "Yerinden edilme kelimesi yaşadıklarımızı anlatmıyor. Bizi öldüren Yahudilere bile bunu dilemem. Allah’a yemin ederim ki, düşmanımız olsalar bile böyle bir şeyi onlara dilemem. Göç etmek çok zor, acı ve katlanılması güç bir şey" ifadelerini kullandı.
Şucaiyye'den Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Netzarim Koridoru yakınlarına göç eden Munis el-Bahtıti (48),25 günde 6-7 defa yer değiştirmek zorunda kaldığını belirtiyor. Artık tükendiklerini vurgulayan Munis, "7 aydır zaten ölüyüz ama yine ölüyoruz. Hastane yok, ilaç yok, başımızı sokacak çadır yok. Biraz olsun dinlenebilmek ve sonrasında devam edebilmek için burada durmaya karar verdik. Biz yaşayan ölüleriz. Güvenli yer diye bir şey yok. Neden bunları yaşıyoruz ve daha ne kadar yaşayacağız. Dünyada bizim çektiklerimizi kim çekebilir. Sokakta uyuyorum, köpekler yanıma geliyor, eşim kronik bir hasta ve ona ilaç bulamıyorum, ne yapacağımı bilmiyorum. Gazze'de hayat yok" şeklinde konuştu.
Umutsuzluk ve Çaresizlik İçinde Bir Yaşam
Beş çocuklu ve ailesi evinden edilen dul bir kadın El Cezire’ye verdiği demeçte, "Araba veya at arabası bulamadık, ulaşım parasını bile ödeyecek paramız yoktu" dedi. Yolculuğu, yedi çocuklu dul bir kadın olan kuzeniyle ve iki hasta kadınla birlikte yaptığını belirten Filistinli kadın, "Çadırımız bile yok. Sadece sırtımızdaki kıyafetler var" diye konuştu. İsrail’in “güvenli bölge” ilan ettiği El-Mevasi Kampı’na ulaşmak için kadınlar en az 33 kilometrelik yolu yürümek zorunda kalıyor. Nuseyrat’a 13 kilometre yürüyen Fiilistinliler, buradan El-Mevasi’ye ulaşmak için 20 kilometre daha yol alıyor. Bazı kadınlar sırtlarında yüklerle araçların kapılarına tutunarak saatlerce ilerlemek zorunda kalıyor.
Kaybolan Çocuklar ve Artan Umutsuzluk
Göç sırasında yaşanan en büyük sorunlardan biri de kaybolan çocuklar. Anneler panik içinde çocuklarını ararken, korkudan ağlayan çocukların sesleri göç yolculuğunda yankılanıyor. BM İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA),güneyde kurduğu yardım noktalarında öksüz kalan veya ailesinden ayrı düşen çocuklara destek verildiğini bildirdi. OCHA, şu ana kadar 15 çocuğa ulaşabildiklerini ancak kayıp olarak bildirilen sayının yüzleri bulduğunu açıkladı. Kaybolan çocuklar için ise kısıtlı imkanlar nedeniyle arama kurtarma faaliyetleri yürütülemiyor.
Gazze'deki İnsani Krizin Derinleşen Etkileri
Gazze'de yaşanan bu insanlık dramı, uluslararası toplumun dikkatini çekmeye devam ediyor. İnsanlar, açlık, susuzluk, hastalık ve güvenlik sorunlarıyla boğuşurken, umutlarını kaybetmemeye çalışıyor. Ancak, yaşanan olayların ağırlığı, geleceğe dair umutları da giderek azaltıyor. Gazze'deki bu krizin çözümü için acil adımlar atılması, bölge halkının yaşadığı acıların dindirilmesi ve insani koşulların iyileştirilmesi büyük önem taşıyor. Dünya, bu feryada kulak vererek, Gazze'ye yönelik yardımlarını artırmalı ve bölgede kalıcı bir barışın sağlanması için çaba göstermelidir.