Eski TBMM Başkanlarından Bülent Arınç, yeni TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'u tebrik ederek, Gezi davası hükümlüsü Can Atalay konusunda dikkat çekici bir çağrıda bulundu. Arınç, Atalay'ın cezaevinde tutulmasının Meclis'in itibarına zarar verdiğini ve bu durumun demokrasiye olan inancı zedelediğini vurguladı.

Arınç'tan Kurtulmuş'a Özel Çağrı

Bülent Arınç, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Numan Kurtulmuş'u tebrik ederek şu ifadelere yer verdi: "Sayın Numan Kurtulmuş’un yeniden TBMM Başkanlığı’na seçilmesini candan tebrik ediyorum. Kendisinin ve ailesinin bu yeni dönemde sağlık, huzur ve başarılar içinde olmasını diliyorum." Arınç, Kurtulmuş'un siyasi tecrübesi, duruşu ve mütevazı kişiliğinin toplumun geniş kesimlerinde takdirle karşılandığını belirtti. Ayrıca, uzun yıllara dayanan ortak siyasi geçmişleri boyunca Kurtulmuş'u hep ilkeli ve uzlaştırıcı tavrıyla tanıdığını ifade etti.

Arınç, Meclis'in itibarının yeniden tesis edilmesi gerektiğini vurgulayarak, "Sizin şahsınıza yöneltmek istediğim özel bir çağrım var" dedi. Bu çağrının Gezi davası hükümlüsü Can Atalay ile ilgili olduğunu belirten Arınç, Meclis'in itibarını yeniden tahkim edecek adımlar atılması gerektiğini söyledi.

"Meclis'in İtibarı Zarar Görüyor"

Arınç, açıklamasında, "Milletin oyuyla seçilmiş ve yüksek yargı kararıyla mazbatası onaylanmış bir milletvekilinin cezaevinde tutulması, Meclis’in itibarına zarar vermektedir. Bu durum, demokrasiye olan inancı zedelemekte, halkın iradesini gölgelemektedir" ifadelerini kullandı. Bu meselenin bir an önce adil, hukuka uygun ve olumlu bir şekilde sonuçlandırılmasını temenni ettiğini dile getirdi.

Arınç'ın bu açıklaması, Meclis'in itibarının korunması ve demokrasinin güçlendirilmesi adına önemli bir çağrı olarak değerlendiriliyor. Can Atalay'ın durumu, kamuoyunda geniş yankı uyandırmış ve tartışmalara neden olmuştu. Arınç'ın bu konudaki hassasiyeti, Meclis'in tüm kesimlerinin ortak sorumluluğu olduğunu bir kez daha hatırlatıyor.

Bülent Arınç'ın Numan Kurtulmuş'a yaptığı bu çağrı, Can Atalay'ın durumu ve Meclis'in itibarı konularında yeni bir tartışma başlatabilir. Arınç'ın açıklamaları, konunun Meclis gündemine taşınmasına ve çözüm arayışlarına katkı sağlayabilir. Bu süreçte, tüm tarafların adil, hukuka uygun ve yapıcı bir yaklaşımla hareket etmesi, demokrasinin güçlenmesi ve Meclis'in itibarının korunması açısından büyük önem taşıyor.