Gazze'de yaşanan insanlık dramı devam ederken, ortaya atılan bir iddia bölgede yeni bir tartışma başlattı. Mısırlı araştırmacı Dr. Münir Muhammed, Sina Çölü'nde en az 500 bin Filistinli için bir göçmen konutu planlandığını ve bölgenin şantiye sahasına döndüğünü açıkladı. Bu iddia, Gazze'den kurtulanların, Mısır'ın finanse ettiği bu konutlara yerleştirilerek Afrika'ya gönderileceği yönünde endişelere yol açtı.

Sina'da Yeni Bir "Sürgün" Tehlikesi mi?

Dr. Münir Muhammed'in açıklamaları, Filistinliler için yeni bir sürgün tehlikesini gündeme getiriyor. Uzman, "Hamas'tan silah bıraksa dahi hiçbir kimse buraya getirilemeyecek" diyerek, bu durumun Filistinliler için kalıcı bir sürgün anlamına gelebileceğini vurguluyor. Bu durum, akıllara geçmişte yaşanan sürgünleri ve Filistinlilerin topraklarından koparılma çabalarını getiriyor.

Bu iddialar, bölgedeki siyasi dengeleri de etkileyebilecek potansiyele sahip. Mısır'ın bu projeye dahil olması, ülkenin İsrail ile ilişkileri ve Filistin sorununa yaklaşımı konusunda soru işaretleri yaratıyor. Ayrıca, uluslararası toplumun bu iddialara nasıl tepki vereceği de merak konusu.

Büyük Ortadoğu Projesi'nin Bir Parçası mı?

Mısırlı uzman, bu projenin daha büyük bir planın parçası olabileceğine dikkat çekiyor. "Müslümanları Sina'ya sürmek, siyonistler açısından bir tür Sina sürgününün intikamı anlamı da taşıyor" diyen Dr. Muhammed, NEOM ve Ben Gurion Kanalı Projeleri'nin de aynı hedefe hizmet ettiğini iddia ediyor. Bu iddialar, bölgedeki güç dengelerini ve gelecekteki olası gelişmeleri anlamak açısından büyük önem taşıyor.

• NEOM Projesi: Suudi Arabistan'ın kuzeybatısında inşa edilen fütüristik şehir projesi.
• Ben Gurion Kanalı Projesi: İsrail'in Kızıldeniz ve Akdeniz'i birbirine bağlayacak bir kanal inşa etme projesi.

Bu projelerin, bölgedeki siyasi ve ekonomik haritayı yeniden şekillendirme potansiyeli taşıdığı ve Filistin sorununun çözümünü zorlaştırabileceği belirtiliyor.

Gazze'deki son gelişmeler ve Sina Çölü'ndeki iddialar, bölgede yeni bir dönemin başlangıcı olabilir. Uluslararası toplumun bu iddialara nasıl tepki vereceği ve Filistinlilerin geleceği açısından nasıl bir rol oynayacağı önümüzdeki günlerde netlik kazanacak. Bu süreçte, bölgedeki aktörlerin atacağı adımlar ve yapılacak açıklamalar, Ortadoğu'nun geleceğini derinden etkileyecek gibi görünüyor.